Sorular Hakkında
Sorular üzerinde düşünmeyi, onlar için araştırmayı severim.
Ama günümüzdeki soru-cevap ilişkisinden hiç haz etmem. Cevap verebilmenin
bir akıl belirtisi olduğunu düşünenlerden de hoşlanmam. Bir kere cevap
soruya aittir. Eğer cevap soruya ait değilse (Nasılsın?, Bu konu hakkındaki
görüşün ne yönde?) o zaman cevap veren ve cevabı kıymetli olur. Aksi takdirde
cevap ve cevaplayan pek bir değer taşımaz. Çünkü değerli olan yegâne olandır.
Cevabını insanların belirlediği soruları da sevmem (.. ne ad verilir?).
Nereden bileyim. Bilmem kaç yılında bir profesör kendi adını koymuştur herhalde.
Sorunun cevabını Doğa belirler. Çünkü doğanın belirlediği değiştirilemezdir.
İki kişinin aralarında anlaşabilmek için oluşturduğu lisandan çok daha ötededir
sorular ve cevaplar. Örnek vereyim;
1. F. Nietzsche'nin kronolojik sırada yazdığı 4. Kitap nedir?
2. Türkiyenin en yüksek dağına ne ad verilir?
3. Burada ne oldu?
1. soru bir bilgi ölçme sorusu. Araştırarak bulabilirsiniz. Cevabı bir yerlerde yazılıdır.
Cevaplamak için yaratıcılık ve düşünce gerekmez.
2. soruda da bir ezber bilgi sorusu karşımıza çıkıyor. Evet dağın yüksekliği bir insan
tarafından belirlenmedi ama adını birileri koydu.
Son soruda bir yorum ve anlam arayışı bulunur. Lakin bir kamera ile kaydetmediyseniz
sonuca varmanız için düşünmeniz gerekecektir. Tartışma başlatma ve derinlere inme
potansiyeli taşır. Herkesten aynı cevabı almanız mümkün değildir ama herkes tek
bir cevap olduğunu bilir ve onu arar.
Soru bir test aracı değildir. Öğretici olmalıdır. İyi bir soru daha cevaplanmadan
toplum bir adım ileri gider zaten. Düşündürür. Basit bir kelime veya sayıdan ibaret
değildir çünkü cevap. Bir insan ürünü değildir. Soru sorabilmek cevap verebilmekten
çok çok daha kıymetlidir. Herkes kolayca soru soramaz. Bir anlam arayışı olmalıdır
soruda. Neden, Nasıl, Kim, Ne zaman... Soru merak eder. Bir cevapla tatmin olmaz.
Daha derin anlamlar bulmaya çalışır.
Zaten var olan soruların zaten var olan cevaplarını ezberlemektense uykularınızı kaçıracak,
gerçek soruların peşinden koşun. Çünkü uzun bir yolculuk, cevapsız sorularla başlar.
18 Ağustos 2025 Pazartesi